Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Ercan Baştu, yaptığı açıklamada, hamileliği erteleyen ve ileri yaşlarda bebek sahibi olmak isteyen pek çok kişinin çeşitli üreme tekniklerine başvurduğunu hatırlattı. Kısırlık tedavisinde bitkisel ürün tüketimi konusunda da uyarılarda bulundu.
Tüp bebek tedavisinde başarısız olan çiftlerin yaptığı en büyük yanlışlardan birinin kulaktan dolma bazı yanlış bilgilerin doğruluğuna inanarak maddi ve manevi kayıplar yaşaması olduğunu aktaran Baştu, pek çok çiftin bitkisel olduğu ve kısırlığa iyi geldiği söylenen, internette satılan bazı ürünleri almayı tercih ettiklerini vurguladı.
İnternet ortamındaki bazı platformlarda kişilerin birbirlerine bu tür ilaç tavsiye ettiğini aktaran Baştu, “Bu nedenle bireyler yanlış bilgileniyor. Uygun tedaviye yönelecek çiftlerin yanlış bilgilenmesi ve yönlendirilmesi günümüzde çok karşılaştığımız bir durum. Bilimsel olarak geçerliliği olmayan, ‘Arkadaşım da kullandı.’ gibi kulaktan dolma veya internetten ulaşılan, herhangi bir güvenilirliği olmayan bazı bitkisel ürünler ‘mucizevi ürün’ diye pazarlanıyor. Halbuki bu ürünlerin ruhsatı bulunmuyor. Sağlık Bakanlığı denetiminden geçmemiş bu tür ürünler sağlığa son derece zarar veriyor. Çiftleri de maddi ve manevi olarak zararlara uğratıyor. Kayıplara neden oluyor. Bu nedenle kısırlık tedavisinde alanında uzman hekimlere başvurulmalıdır” değerlendirmesini yaptı.
“Tedavi Yöntemlerini Sorgulayın”
Genellikle tüp bebek yönteminde başarısız olan çiftlerin bu yollara başvurduğunu belirten Baştu, bazı çiftlerin tedavi süreçlerinde olumlu sonuca ulaşmakta zorluk çektiklerini, bu nedenle de çiftlerin umutsuzluğa kapılarak söylenen diğer tedavi yöntemlerine inandıklarını kaydetti.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Baştu, çiftlerin bazen de sağlık kuruluşlarında henüz deneme aşamasında olan, bilimsel dayanağı olmayan yöntemlere yöneldiklerine dikkati çekerek, “Çiftler, bu yöntemleri denemeden önce muhakkak bir başka uzman hekimden görüş almalı ve bu tedavi yöntemlerinin doğru olup olmadığını sorgulamalıdır. Her gördüklerine ve duyduklarına inanmamalı.” uyarısında bulundu.
Bu hususta uzman hekimlere de önemli görevlerin düştüğünü vurgulayan Baştu, uzman hekimlerin hastaya zarar vermemelerinin temel amaç olduğunu bilerek tüm detaylarıyla uygun tedavi yöntemlerini anlatması, eğer umut yoksa bunun da açıklıkla hastaya söylenmesi gerektiğinin altını çizdi.
Baştu, boş yere ümit vermenin çiftleri maddi ve manevi bir yıkıma sürüklediğini ve sağlık çalışanlarına olan güveni azalttığını belirtti.
“Tüp Bebek Tedavisiyle Her Zaman Mucizeler Yaratılmıyor”
Hamileliğin ileri yaşlara ertelenmemesi konusunda çiftlere uyarıda bulunan Prof. Dr. Baştu, şunları kaydetti: “Günümüzde doğurganlık yaşı 30 ve üzeri oldu. Tüp bebek tedavisine başvuran çiftlerin çoğu 40 yaş üzeri. Hastalarımızın % 35-40’ını 40 yaş üzeri kişiler oluşturuyor. 30 yaş altı gruptaki çiftler tüp bebek yöntemine çok fazla ihtiyaç duymuyor. Daha çok 30 yaş üzeri, kariyeri veya başka nedenlerle hamileliği ertelemiş bireyler oluyor. Çiftlere diğer uyarımız, tüp bebek yöntemiyle her zaman mucizeler yaratılmıyor. Belirli bir yaşın üzerindeki çiftlerin tedavilerinde pek çok problem çıkabiliyor. Hamileliği ertelemek isteyen anne adaylarına da muayene ile yumurtalık kapasitelerinin değerlendirilmesini ve gerekli durumlarda yumurta dondurmayı tavsiye ediyoruz.”